Halk oyunu yarışmalan konusu 50 yıldan beri zaman zaman gündeme getirilmekte ve üzerinde tartışmalar yapılmaktadır. Ama lâleyle sümbül ve elmayla armudun bir araya getirilerek toplanamayacağı, kıyaslanamayacağı gerçeğinde oiduğu gibi. Zeybek’le Barın. Halay'la Karşılama'nın da bir araya getirilerek yarıştırmalarının anlamsız olacağı bilindiği halde sözkonusu bu halk oyunları yarışmalarından bir türlü vazgeçmemektedir.
Gerçi danslarımızın yaşatılıp yayılması bakımından bir hareketlilik kazanmasında yarışmaların bazı yararları bulunduğu yadsınamaz. Ama biz yararlarından daha fazla zarartarı olduğu kanısındayız. Figür, düzen, hareket, molodi, ritim ve temalar bakımından tamamen ayrıcalıklar ve birbirlerinden ayrı zenginlikler gösteren danslarımızın yarıştırılarak derecelendirilmelerinin "eşyanın tabiatına ters" düştüğü kanısını taşımaktayız.
Bir zamanlar halk dansları yarışmaları yoktu. Şenlikler, bayramlar, festivaller vardı. Oaha önceleri de halk oyunları düğün ve demek gibi mahalli tören vo törelerde gösteriliyordu. Oyunlar o zamanlarda da seyirci ve oyunculara aynı heyecanları veriyordu. Hatta onları, daha milli, daha hakça ve daha estetik duygularla daha büyük heyecanlarla coşturuyordu. Bu husustaki görüşlerimiz. Halk dansları yarışmalarının düzenlenmemesi yönünde odaklaşmaktadır.
Danslarda bir ayınm yapılması zorunluğu sözkonusu olduğu zamanlarda seçmeler yönüne gidilmezdir. Seçmeler sözkonusu olunca da çok çeşitli yol ve yöntemler bulunabilir.