Divân şiirimizde Nedim nasıl platonik aşkı bir kenara iterek tabii aşkı şiirlerine konu yapıp hayal âleminden şiirimizi gerçekler dünyasına indirdi ve ayağını yere bastırdı ise halk şiirimizde de ayni işi Karacaoğlan yapmış ve onu mistisizimden, platonik aşktan kurtararak kadın ve kadın sevgisi üzerine oturtmuştur. Şiirelrinde öğdüğü bütün güzeller, öteki Halk Şairlerimizin rüyalarında görüp aşık oldukları hayali sevgililer değil dolaştığı yerlerde görüp gönül düşürdüğü güzellerdir.
Karacaoğlan bu bakımdan tam manası ile bir kadın ve güzel aşkıdır. Ve bu itibarladır ki her gördüğü güzele gönül düşürür, yanar, yakılır ve sonunda mutlaka muradına erer.
GÜZEL NE GÜZEL OLMUŞSUN GÖRÜLMEYİ GÖRÜLMEYİ SİYAH SAÇLAR TEL TEL OLMUŞ ÖRÜLMEYİ ÖRÜLMEYİ ÇAĞIR KARACAOĞLAN ÇAĞIR TAŞ DÜŞTÜĞÜ YERDE AĞIR YİĞİT SEVDİĞİNDEN SOĞUR SORULMAYI SORULMAYI
derken ona hayranlığını en tabii şekilde anlatmşıtır. Yine bir başka deyişinde koşmasını şöyle bitirir:
KARACAOĞLAN DERKİ SAVDI YAZIMIZ GÜZELLERE GEÇMEZ OLDU NAZIMIZ BİR DENSİZ ELİNDEN BOZUK SAZIMIZ SAZLAR DÜZEN TUTMAZ TELLER PERİŞAN
burada şair gençliğinin geçmek üzere olduğunu üzülerek anlatır. Şu aşağıki dizelerde de bu hususu daha açık belirtir.
SAKAL SENİ CINBIZ İLE YOLAYIM BİR KIZ BANA EMMİ DEDİ NEYLEYİM
yani artık kardeşlik ağabeylik çağımız geçti güzeller bizi amuca olarak görmektedir, diye eseflenir. Bazen do güzellerden beklediği iltifatı göremediği de olmuştur.
Biraz esmer oluşu dolayısıyla onu küçümseyen bir başka sevdiğine de söylediği şu deyişle nekadar nefistir.
BANA KARA DİYEN DİLBER GÖZLERİN KARA DEĞİLMİ BENİ ELE YEREN DİLBER SAÇLARIN KARA DEĞİLMİ
Yine bir başka deyişinde bir nefis köylü kızına söylediği şu dizeler ne harikadır.
ALA GÖZLÜ BENLİ DİLBER GÜZELLİĞİN BİLDİRİRSİN GEÇME MESCİT YAKININDAN ÇOK NAMAZLAR BÖLDÜRÜRSÜN
Bir başka deyişinde ise şöyle bir sitem vardır sevdiği güzele.
YIKIL GİT DİYORSUN KOLAYMI GİTMEK SEN GETİRDİN BENİ GEL DİYE DİYE
Karacaoğlan’ın hayatında bir büyük ihanet olayı da vardır. Bir gece eve geç dönüşünde karısını bir başkasiyle yatakta uyur halde görünce usulcacık üzerindeki paltosunu çıkarıp üzerlerine örter ve köyünü bırakıp çeker gider. Bu hadise zavallı Karacaoğlan'a büyük bir yıkım olmuş ve ondan sonraki bütün şiirlerinde bu acıyı belirtmiştir.
FIRSAT ELDE İKEN SEVMEDİK YARİ BİZİ ÖLDÜRMELİ DÖVMELİ DEĞİL
Karacaoğlan’dan bir kaç dize ile sözümüzü noktalayalım :
İLİKTEN DAMARDAN SÜZDÜM KANIMI BANA DÜRLÜ DÜRLÜ ZİYAN EYLEDİN ............................. GÜNEŞ GİBİ ŞAVKIN VURDU PINARA GÜN ÜSTÜNE BAŞKA BİR GÜN DOĞARMI ............................. CEHENNEM YERİNDE HİÇ ATEŞ YOKTUR HERKES ATEŞİNİ KENDİ GÖTÜRÜR ............................. FELEK ALIR GURBET ELE GÖTÜRÜR KİMSE BİLMEZ NERDE KALIR ÖLÜMÜZ