Giriş
Her kademedeki eğitim ve öğretimin niteliği, birinci derecede öğretecek olanın, yani öğretmenin niteliğine bağlıysa, ikinci derecede de ders kitaplarının niteliğine bağlıdır. Bu nedenle de doğru, iyi, güzel kısacası her yönden nitelikli ve bilimsel kitaplara gereksinim vardır.
Bu kitapları hazırlayanlar, kendi alanlarının en değerli, tanınmış uzmanları arasından seçilmiş olmalı ve bunlar da çok titiz bir ekip çalışması yapmalıdırlar. Seçilen bu uzmanlar içinde yazarlardan başka eğitim bilimciler, psikologlar, rehber uzmanlar, ressamlar, grafikerler, yayıncılar, dizgi-baskı ustaları da yer almalıdırlar. Çünkü, eğitim alanında kullanılacak olan ders kitaplarında, her ayrıntı çok önemlidir ve bütün incelikleriyle düşünülmelidir. Aksi halde, uzun vadeli bir yatırım olan eğitim sürecinin sonucunda ortaya çıkacak bir yanlışlık, toplumun yapısında büyük yıkımlara neden olur. Dahası bilimsel, laik ve demokratik açıdan ülkenin geleceği tehlikeye girer. Bilindiği gibi ülkeyi gelecekte, yanlış veya doğru eğitilmiş bu öğrenciler yönetecekler ve yönlendireceklerdir. Atatürk'ün deyişiyle, "Yeni nesil öğretmenlerin eseri olacak"sa, ülkenin geleceği de bu yeni nesillerin eseri olacaktır.
İşte tüm bu nedenlerle, ülkemizde yayınlanan ders kitapları yetkili kalemler ve sorumluluk duyan beyinler tarafından, titizlikle ele alınıp incelenmelidir. Nesnel ve bilimsel bir yöntemle yapılan bu incelemelerin, (Yayımlandığı ve ilgililere iletildiği takdirde) gelecekte yapılacak olan yeni yayınlara, olumlu katkıları olacağı umudunu taşıyorum.
Bu görüşten ve umuttan hareketle, "Ders Geçme ve Kredi Sistemine Göre Lise Birinci Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Kitabı"nı inceleyip değerlendirmeye çalıştım. Bu çalışma, şu düzen içinde gerçekleştirilmiştir:
Amaçlar - Hedef Davranışlar Açısından Varılan Sonuç ve Öneriler Ders Geçme ve Kredi Sistemine Göre TÜRK DİLİ ve EDEBİYATI Edebiyat-1. M.E.B. Devlet Kitapları Ilıcak Matbaacılık A.Ş., İstanbul 1993. HAZIRLAYANLAR: TÜRK DILI KITAPLARI HAZIRLAMA KOMİSYONU ÜST KURUL Prof. Dr. Enver Hasanoğlu (Gazi Üniversitesi Rektörü) Prof. Dr. Ayşegül Ataman (G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi Dekanı) Prof. Dr. Rasih Demirci (G .Ü. Teknik Eğitim Fakültesi Dekanı) Prof. Dr. lhsan Tarakçıoğlu (G .Ü. Mesleki Eğitim Fakültesi Dekanı) YÜRÜTME KURULU Prof. Dr. Ayşegül Ataman Doç. Dr. Alemdar Yalçın Öğr. Gör. Mustafa Firengiz YAZARLAR Yard. Doç. Dr. Ayşe İlker Dr. Himmet Biray Dr. H üseyin Özbay Dr. Ferhat Tamir Dr. Güzin Tural H ülya Kasapoğlu Çetin Pekacar DANIŞMA KURULU Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun Doç. Dr. Leyla Karahan Yard. Doç. Dr. İsmet Cemiloğlu Yard. Doç. Dr. Serdar Erkan Yard. Doç. Dr. M. Çağatay Özdemir Yard. Doç. Dr. Servet Özdemir Yard. Doç. Dr. Ziya Selçuk Yard. Doç. Dr. Halil İbrahim Yalın Öğr. Gör. Bülent Öztürk M.E.B. Uzmanı Zeliha Cebeci M.E.B. Uzmanı Selahattin Güntay YAYlN HAZIRLIK Sayfa Tasarımı ve Yayına Hazırlayan: Peyami Çelikcan Dizgi: Devran Kutlugün, Sema Demirtaş, Gıyasettin Aytaş Resimler: Mustafa Şahin, Serdar Canaslan, Ramazan Türkmen A- İÇ YAPI NiTELiKLERi 1- İÇERİK Kitap 5 bölümden oluşmakta ve toplam 64 parça içermektedir. Parçaların bölümlere göre dağılımı şöyledir: I. Bölüm - 2 parça II. Bölüm - Parça alınmamış, "Edebiyat Tarihi" bilgileri verilmiş. III. Bölüm - 2 parça IV. Bölüm - 39 parça V. Bölüm - 21 parça Parçaların yazarları ise bölümlere göre şöyledir: I. BÖLÜM 1- Mehmet Kaplan 2- T. S. Eliot II. BÖLÜM --- III. BÖLÜM 1 - Suut Kemal Yetkin 2- Suut Kemal Yetkin IV. BÖLÜM 1- Seyitler (Karma) 2- Mehmet Akif Ersoy 3- Ahmet Kutsi Tecer 4- Rıza Tevfik Bölükbaşı 5- Faruk Nafiz Çamlıbel 6- Orhan Veli 7- Ahmet Haşim 8- Orhan Veli 9- Ahmet Haşim 10- Mehmet Akif Ersoy 11- Namık Kemal 12- Yahya Kemal 13- Yunus Emre 14- Bilmeceler (Anonim) 15- Pertev Naili Boratav 16- Amil Çelebioğlu 17- Maniler (Anonim) 18- Türkü (Anonim) 19- Aşık Veysel 20- Yemen Türküsü (Anonim) 21 - Yunus Emre 22- Aziz Mahmud Hüdayi 23- Kaygusuz Abdal 24- Erzurumlu Emrah 25- Aşık Veysel 26- Karacaoğlan 27- Ercişli Emrah 28- Karacaoğlan 29- Karacaoğlan 30- Yahya Kemal 31- Fuzuli 32- Nabi 33- Nedim 34- Nef'i 35- Şeyh Galib 36- Taşlıcalı Yahya 37- Nedim 38- Yahya Kemal 39- Ziya Paşa V. BÖLÜM 1- Ömer Seyfettin 2- Sait Faik Abasıyanık 3- Memduh Şevket Esendal 4- Haldun Taner 5- Reşat Nuri Güntekin 6- Yakup Kadri Karaosmanoğlu 7- Peyami Safa 8- Tarık Buğra 9- Orhan Asena 10- Yahya Akengin 11 - Cevdet Kudret 12- Cevdet Kudret 13- Şükrü Elçin 14- Şükrü Elçin 15- Falih Rıfkı Atay 16- Ahmet Haşim 17- Nurullah Ataç 18- Mehmet Kaplan 19- Atatürk 20- Atatürk 21 - Hamdullah Suphi Tanrıöver Kitabın sonunda - Test (60 soruluk) - Sözlük - Kaynaklar yer almaktadır.
Kitapta yer alan toplam 64 parçadan 25'i düzyazı, 39'u şiirdir:
Düzyazı parçalarının, türlerine göre sayısal dağılımları şöyledir:
7 tiyatro, 4 öykü, 3 roman, 2 gezi, 4 deneme, 3 hitabet, 2 makale.
39 şiirin, edebiyat dönemlerine göre sayısal dağılımları şöyledir:
17 Halk Edebiyatı , 7 Divan Edebiyatı , 2 Tanzimat Edebiyatı , 2 Fecr-i Ati Edebiyatı, 10 Cumhuriyet Dönemi Edebiyatı.
Birden fazla parçası alınan yazar ve ozanlar ise şunlardır:
Mehmet Kaplan'dan 2 parça, Suut Kemal'den 2, Şükrü Elçin'den 2, Orhan Veli'den 2, Ahmet Haşim'den 2, Nedim'den 2, Karacaoğlan'dan 2, Yahya Kemal'den 3 parça alınmıştır.
Bu sayısal verilerden sonra, şimdi de yönetmeliklere bakalım.
2.9.1991 tarih ve 20979 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe konulan "Ortaöğretim Kurumlarında Ders Geçme ve Kredi Yönetmeliği"ne göre düzenlenen, ders programlarında, "Edebiyat 1, 2, 3 Talim ve Terbiye Kurulu'nun 21.9.1957 tarih ve 2 1 5 sayılı kararı ile kabul edilip, 7.10.1957 tarih ve 976 sayılı Tebliğler Dergisi'nde yayımlanan, mevcut Lise 1, 2 ve 3. sınıf Türk Dili ve Edebiyatı programları esas alınacaktır" der. (Bkz. M. E.B. Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı Ders Geçme ve Kredi Uygulamasına İlişkin Program Kılavuzu, M.E.B. Ankara 1 991 , s. 46}
Yukarıda belirtilen ve esas alınacağı söylenen bu programın 18. sayfasındaki "Metin Seçimi" bölümünün 2. maddesinde şöyle denilmektedir: "Örnekler; şahsiyetlerin ve bunların bağlı bulundukları çığırların karakterlerini vermelidir. Aynı devrin, başka başka yazarlarından alınacak parçaların biribirini tamamlaması .................. gerekir."
Bu maddeye bağlı olarak şöyle bir soru karşımıza çıkmaktadır: Celvetiye Tarikatı'nın kurucusu Aziz Mahmud Hüdayi, edebiyat kitabına niçin alınmıştır. Bu şahıs, hangi edebi çığırın temsilcisidir ve öğrencilere hangi yönden örnek gösterilecektir? Yine bu maddeden hareketle; kitapta yer alan Yahya Akengin'in, edebiyat dünyasındaki yeri ve önemi nedir, ideolojik bir kuruluş olan İLSAM'ın başkanı olmaktan gayri, adı hangi edebi alanda duyulmuştur, diye sorulabilir. Ayrıca, bazı yazarların birden çok parçasının alınması yerine, değişik, tanınmış yazar ve ozanlardan, başka parçalar alınabilirdi.
Yine bu programın "Ders Konuları Lise 1. Sınıf" bölümünde, şu isimlere yer verilmesi gereği belirtilir:
"1 . Tanzimat Sonrası Edebiyatımız: a} Namık Kemal, Hüseyin Rahmi Gürpınar, Mehmet Akif Ersoy, Ziya Gökalp, Yahya Kemal Beyatlı, Omer Seyfettin, Memduh Şevket Esendal, Halide Edip Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Reşat Nuri Güntekin ve Falih Rıfkı Atay'dan örnekler, Atatürk'ün nutuklarından seçilmiş parçalar." (a.g.p., s. 1 9}
Oysa kitapta Hüseyin rahmi Gürpınar, Ziya Gökalp ve Halide Edip Adıvar yoktur. "Vurun Kahpeye" romanını yazan Halide Edip'in, gerçekçi Türk romanını başlatan Hüseyin Rahmi'nin ve "Güzel dil Türkçe bize, başka dil gece bize" diyen Ziya Gökalp'in, Bakanlığın programında olmasına karşın kitaba alınmaması düşündürücüdür.
Programdaki bu bölümün 3. maddesi ise şöyledir:
"3. Batı Edebiyatı: Homeros, Aiskhylos, Sophokles, Herodotos, Moliere, La Fontaine, La Bruyere, Daudet, Cervantes, Swift ve Dickens'ten örnekler."
Ne yazı k ki, kitapta bu batılı yazarlardan hiç birisi olmadığı gibi, zaten bir Batı Edebiyatı bölümü de yoktur*. Oysa, 1973 tarih ve 1739 sayılı yasa ile yeniden saptanan "Milli Eğtimin Amaç ve İlkeleri"nde, "Liselerde Anadili Eğitiminin Amaçları" bölümünün 8. maddesi şöyledir: "Öğrenciyi Batı şaheserleriyle ilk sınıftan itibaren ilgilendirmek." Yne bu amaçlardan bir diğeri de şöyledir: ..... kendi ulusunun edebiyatını ve Dünya edebiyatını tanıyıp, bunlardan zevk almak, dil ve edebiyat yoluyla ulusal kültürünü ve insanlık kültürünü tanımak."
SORU: Bu kitapla, bu amaç nasıl gerçekleştirilecek!.
Sunlardan başka, 1. sınıf programının Halk Edebiyatı bölümünde yer alması belirtilen, Dede Korkut ile Divan Edebiyatı bölümünde yer alması belirtilen, Evliya Çelebi'ye de kitapta yer verilmemiştir:
SORU: Dede Korkut'suz, 1 4. 1 5. yüzyıl Oğuz Türkçesinin tadına nasıl varılacak ve Evliya Çelebi'siz bir gezi yazısı türü nasıl öğretilecektir!. .
2- YÖNTEM
a- Kitapta, her parçadan· önce "Hazırlık Çalışmaları" başlığı altında, bir bölüm yer almaktadır. Bu bölümde, okunacak parçada öğrencilerin neler bulacakları önceden bir çevçeve içinde belirlenmekte ve öğrenci okuyacağı parça konusunda yönlendirilmektedir. Bu yöntem kanımca; öğrencinin dlış, algı, çok boyutlu yorum gücünü sınırlar. Çünkü, okunacak parçada neler bulacağı açıklamasını, öğrenci ister istemez bir "neler bulması gerektiği öngörüsü"ne dönüştürecektir ve onun dışına çıkmakta zorlanacak, belki de çekinecektir. Oysa, neler bulacağını bekleyip görmali ve parça okunduktan sonra gündeme getirmelidir. Böylece ortaya her öğrencinin algı gücüne, bilgi birikimine, bakma ve görme yeteneğine göre çok renkli, çok sesli, çok yönlü bulgular, yorumlar, vergılar çıkacaktır. İşte bu elde edilen çokluktan, estetikte önemli bir yeri olan "çoklukta birlik" ilkesinden ha,reketle, parçanın ruhuna uygun bir birliğe, bir sonuç vargısına ulaşılabilir. Fakat, bu sonuç vergisinin alt yapısını, mutlaka çocukların kendi bulguları oluşturmalıdır.
b- Her parçadan sonra yer alan, parçadaki yabancı sözcüklerin "lokal" olarak verilmesi de öğrenciyi bazıra, kolaya alıştıran yanlış bir uygulamadır. Daha ilk sınıftan, her öğrenciye Türkçe Sözlük ve Yazım Kılavuzu edindirmeli ve sözcükler oradan buldurulmalıdır. Böylece hem sözlük kullanma, küçük de olsa bir araştırma alışkanlığı verilecek, hem de öğrenci aradığı sözcüğün yanısıra başka sözcükler de görüp, öğrenecektir.
c- Parçayı çözümleyen sorular bölümüne bakıldığında; hiçbir parçanın sonunda yer alan sorular bölümünde, öğrencilere yönelik "Yukandaki sorular dışında, parçayla ilgili kafanızda oluşan soruları, görüşleri, düşünceleri dile getiriniz diye bir madde olmadığı görülür. Her parçanın çözümlenmesi, belirli sorularla sınırlandırılmış ve çocuklar bu sınırlar içinde düşünmeye zorunlu kılınmışlardır. Oysa onların farklı algıları , yorumlan ve soruları olacaktır. Bu aynı, bir resim öğret- meninin tahtaya bir kuş resmi yaparak, "Haydi ço- cuklar, bu kuşa bakarak, siz de defterinize bir kuş resmi yapın" demesine benzemektedir ve eğitim açısından en az onun kadar yanlıştır. Tanık olduğum bu olayda öğrencilerden birisi "Öğretmenim, ben tahtadaki sizin kuşunuzu yapmak istemiyorum, çünkü benim kuşum başka kuş" demiş ve dersin sonunda da rengarenk ve ikiden çok daha fazla kanatları olan bir "güzel kuş"la, bir "Zümrüdü Anka"yla, şaşkın öğretmenin önüne dikilmişti. (Bu örnek, aynı zamanda ölçme ve değerlendirme bölümüne de girebilecek olan, yöntem konusunun bu maddesine yaklaşımımdaki eleştirel bakış açımı, yeterince savunuyor ve yansıtıyor kanısındayım).
d - Özellikle "öykü" türündaki parçalar okunduktan sonra, öğrencilere "Siz yazar olsaydınız, bu öyküdeki olayı veya olayları nasıl geliştirirdiniz v.eya nasıl sonuçlandırırdınız sorusu, çocuklara "dünya değer" bir konuşma ve yazma konusu oluşturacaktır. Bu da onların sözlü ve yazılı anlatımlarını geliştirmeda etkili, ışıklı, renkli, ilginç yöntemlerden birisi olacaktır. Bunun dışında, "Açık uçlu - sonlu öyküler" vermek de aynı işi görecek, aynı yolu açacaktır kanısındayım.
3- DİL -ANLATIM
Bir kitabı (Hele bu, bir de ders kitabı olursa) öğrenciye sevdirecek üzelliklerinin başında, dil ve anlat-ımı gelir. Kitabın dili yalın, anlaşılır, çağdaş; anlatımı da düzgün, akıcı, renkli olmalıdır.
Ne yazık ki bu kitapta "muhteva, şuur, mukayese, mesele, unsur, şahsiyet, istidat, kıstas, devir, mekan, mensur" gibi hem anlaşılması, hem söylenişi güç olan eski sözcükler kullanılmıştır. Anlatım ise kuru ve renksizdir.
Örneğin: "Türk Edebiyatının deviriere ayrılmasında kullanılan kıstaslar." (a.g.e., s. 1 7) Görüldüğü gibi bu cümlede eski sözcükler kullanılmakla kalınmamış, yazım yanlışı da yapılmıştır. "Türk Edebiyatı" özel bir edebiyatın, bir ulusun edebiyatının adı olduğu için, sözcüklerin baş harfleri büyük yazılmış ama, sonra gelen ek, özel isme geldiği için yukarıdan bir kesme işaretiyle ayrılması gerektiği halde, ayrılmamıştır.
Kitabın kapağında, yazım kurallarına uygun olarak "TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI " yazdığı halde, iç kapakta yine yazım yanlışı yapılmış "TÜRK DİLİ ve EDEBİYATI" yazılmıştır.
Alt başlıkların sözcük başları, kimileri büyük harfle yazılırken, kimileri küçük harlle yazılmıştır.
Örneğin:
"a. Şiirin Şekil özellikleri
b. Muhteva Unsurları
c. Ahenk Unsurları
ç. Dil ve üslup" (s. 7)"
Ayrıca, edebi sanatların adları "teşbih, teşhis ve intak, istiare, tezat, mübalağa v.b. Osmanlıca olarak verilmiştir. Bunların yerine "benzetme, kişileştirme ve konuşturma, eğretileme, karşıtlık, abartma" denmeli ve böylece bu sanatları , öğrencilerin çok daha kolay anlamaları sağlanmalıydı. Oysa bu tutum, daha baştan itici olup, çocukları edebiyattan soğutur.
Kitabın dili sanki çocuklarımıza, "ses bayrağımız" olan güzel Türkçemizi değil de Osmanlıcayı öğretmeyi amaçlamaktadr. (Bende böyle bir izlenim bıraktı ) .
4- SÜRE
Ders geçme ve kredi sistemine göre, Türk Dili ve Edebiyatı dersleri Lise 1. sınıtta 3'er kredi karşılığı olmak üzere, 1. ve 2. yarıyıllarda haftada 3'er saat okutulmaktadır. Birinci ve ikinci yarıyılların 20'şer hatta oldukları gözönüne alınırsa, bu bir öğretim yılında 120 ders saati eder. Kitapta uzunlu kısalı toplam 64 parça olduğuna göre, bu yaklaşık olarak her haftaya 1,5 parça düşecek demektir. Her hatta bir parça işlenmesinin, daha ideal bir zamanlama olacağı kanısında olmama karşın, bu oranı da çok "sıkıştırılmış" bulmuyorum. Sayısal açıdan bakıldığında, süre iyi ayarlanmıştır denilebilir ama, parçaların içeriği açısından bakıldığında, bu sürenin daha da seyreltilmeye gereksinimi olduğu görülür.
Öyleyse; bu sayısal verilerin ışığında, okutulacak parçalar bakı mından daha seçici davranılmalı , konulara nitelik değer açısından yaklaşılıp, nicelik şişkinlik giderilmelidir.
5- ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME
Parçaların çözümlenmesine yönelik değerlendirme sorularına, "yöntem" bölümünde değinmiştim. Bu nedenle, o konudaki görüşlerimi bir kez daha yinelemeye gerek duymuyorum. Kitabın sonunda yer alan 60 soruluk test, iki açıdan değerlendirilebilir.
a- Genel ve Geleceğe Yönelik Bakış Açısından
Üniversite sınaviarına hazırlanmaya, çok önceden başlayan öğrencilere bu tür test sorularının yardımcı olacağı ortadadır. Ayrıca, tüm konular da bu yolla, bir ölçüde de olsa bir kez daha gözden geçirilmiş olacaktır.
b- Özel ve Dersin Amacı Açısından
Bir tür sanat dersi, büyük ölçüde bir dil becerisi dersi olan "Dil ve Edebiyat" kitaplarında, testlerin yaratıcı düşünceyi, anlatımı, dil ustalığını ölçemeyeceği ve geliştiremeyeceği ortadadır.
B- DIŞ YAPI ÖZELLİKLERİ
1- BOYUTLAR
Kitabın boyutları 19 x 27'dir. Oysa, ideal bir ders kitabının boyutları hepimizin bildiği gibi 16x23'tür. Bu gereksiz "büyüklük" kitaba itici bir görünüm kazandırmakla kalmamakta, aynı zamanda kullanım zorluğu da yaratmaktadır. (Çantada ve sırada kapladığı alan yönünden).
Kitap toplam 241 sayfadır.
2- KAGIT CİNSİ
Kitap, birinci hamur beyaz kağıda basılmıştır. Bu cins kağıt kullanımı her ne kadar "ederini" artırıyorsa da eğitim - öğretim açısından, olumlu bir uygulamadır. Kitabın öğrencide uyandıracağı "estetik haz" açısından bakıldığında, iyi bir seçim olduğu görülür.
3- İÇ DÜZEN-SAYFA TASARIMI
Metinlerin, açıklayıcı bilgilerin, çözümleyici soruların yerleştiriliş biçimi, ilk bakışta bir karmaşa oluşturmakta bu da okuyucuda, asıl metni öteki bölümlerden ayırma güçlüğü yaratmaktadır. Bu nedenle, kitabın sayfa tasarımı açısında başarılı olduğu söylenemez.
4- RESiM-DESEN
Kitapta yer alan parçalada ilgili olarak yapılmasına çalışılmış resimler, "estetik haz" yaratma ve "sanatsal değer" açılarından, İÇLER ACISIDIR. İlkel çizgilerden oluşmuş bu resimlerdeki renk uyumsuzluğu da gözü rahatsız edici boyutlardadır. Örneğin, " Pembe İncili Kaftan" (s. 141 ) parçasına ışık tutmak üzere yapılmış resimde, öykü kahramanının, ezilmiş bir hindinin üstünde mi, yoksa güzelim bir pembe incili kattanın üstünde mi oturduğunu anlayabilmek için, insanın düş gücünü bir hayli zorlaması gerekmektedir. (Parçadan, üstünde oturulanın kaftan olduğu anlaşılıyor) ...
Kitabın sonunda yer alan "Adriyatik Denizi'nden Çin Setti'ne" kadar olan, "Türk Dünyası Haritası" da sanki, arnaçı aşan gizli bir "özlem söylemi" içermektedir. Bu nedenle de kafaları, özellikle de genç beyinleri karıştırabileceği tehlikesini içinde taşımaktadır ...
C- SONUÇ
1- AMAÇLAR - HEDEF DAVRANIŞLAR AÇISINDAN VARILAN SONUÇLAR VE ÖNERİLER
Türk Dili ve Edebiyatı derslerinin amaçlarını ve hedef davranışlarını;
- Dil ve edebiyat öğretimini, metinlere dayalı olarak ve öğrenciyi sanatçıyla doğrudan ilişkilandirerek gerçekleştirmek.
- Türk ve Dünya edebiyatçılarından en tanınmışları konusunda, öğrenciyi bilgilendirerek, onlara geniş açılı ve çok yönlü bir dünya görüşü kazandırmak.
- Okuduğunu anlamasını, baktığını görmesini, estetik yaratılarla duygulanmasını ve bu anlayıp, görüp, duygulan ıp, düşündüklerini yazılı ve sözlü olarak, yanlışsız ve yeterili bir şekilde anlatabilme becerisini kazandırmak.
- Edebiyatın insanlık tarihinde ve yaşamında, öteki sanat dalları gibi "olmazsa olmaz" bir yeri ve önemi olduğunu kavratmak.
- Ulusal dilimizi sevdirmeyi, Türkçenin doğru ve güzel konuşulmasını sağlamak olarak tanımlarsak, yukarıda inceleyip değerlendirmeye çalıştığım "Ders Geçme ve Kredi Sistemine Göre Lise 1 . Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Kitabı"nın, bu amaçları istenilen düzeyde gerçekleştiremeyeceği ortadadır.
Böyle olunca da çocuklarımızın "Türk Dili ve Edebiyatı" eğitimi için edebi değerlere saygılı, bilimsel, laik ve demokratik bir anlayışla; belirli bir gerici politikayı ve çağdışı bir ideolojiyi aşılamak amacı ndan arındırılmış, yeni kitaplar hazırlanmalıdır.
Bu hemen, bugün, şimdi yapılmalıdır yoksa, yarın çok geç olabilir ...
Not: Lise 2. ve 3. smlfların Türk Dili ve Edebiyatı kitapları da aym komisyon taratmdan aym görüş ve sistemle hazırlandığı için, hepsinin tek tek ele almmasma gerek görülmemiştir.